Dükkanda harika sikiş

Ben Ayça. 28 yaşında, 1.60 boyunda, 50 kilo, kumral, 95-65-100 ölçülerinde, evli, çocuksuz bir kadınım. Kocam benden 2 yaş büyük, olabildiğince yakışıklı bir adam, aşağı yukarıya 19 santimetre civarında olabildiğince kalın bir yarağa sahip, fakat buna karşın seks hayatımız benim açımdan hiçte iyi gitmiyordu. Bu boyutta bir yarağa alışmak benim için çok basit olmadı, doğal erkeğimin hayvanlığı nedeniyle. Kocam, kocaman siki ile üzerime çıkıyor, her istediğini yapıyor, ağzımdan, amımdan, götümden, iyi mi sikmek isterse sikiyor, kendi boşalınca da arkasını dönerek uyuyor, benim zevk alıp almadığımı asla düşünmüyordu…Kocamı bu hususta çok uyardım, fakat nafile, bir işe yaramamıştı. Kocamla seks benim için yalnızca sorun anlamına geliyordu, zevk adına asla bir şey yaşamıyordum. Ben de artık okuduğum çoğu seks hikayelerindeki gibi zevk alarak seks yapmak istiyordum. Kafama koymuştum, ilkin bir işe girecektim ve ekonomik özgürlüğümü kazanıp, sonra da kocama boşanma davasını açacaktım. Boşanırsam, reel seksi yaşamak mevzusundaki niyetimi gerçekleştirmek için çok daha çok fırsatım olacaktı…İnternetteki iş bulma sitelerinden birinde hususi bir şirkette ‘Yönetici Asistanı’ ilanı vardı. Telefon ettim, Cansuhanım diye birine bağladılar. Cansu hanımın sesi çok tanıdık gelmişti. Neyse, buluşma alıp görüşmeye gitmeye karar verdim. Hafif dekolteli bir bluz, diz üzeri bir etek, hafifçe bir makyaj yaparak, görüşmeye hazırlandım. Bu halim ile aynada kendimi çok beğenmiştim. Adrese ulaştığımda, önünde durduğum bina kocaman bir plazaydı. Resepsiyona Cansu kadın ile görüşmeye geldiğimi söyledim. Kısa bir telefon sorası beni binanın en üst katında bir odaya çıkarttılar. Büyük deniz manzaralı bir oda idi. Beni getiren sorumlu Cansu hanımın birazdan geleceğini, patronun yanısıra bulunduğunu belirtti. Beklemeye başladım…Bu arada camın önünde dışarıyı seyrediyordum. Birkaç dakika sonra kapı açıldı. Mini etekli, sarışın, olabildiğince alımlı bir kadın girdi içeri. Merhabalaştık, özgeçmişimi uzattım, okumaya başladı. Üniversite eğitim kısmını okurken, “Burada yazanlar konusu ile ilgili bir hata yok değil mi?” dedi. “Kesinilikle yok!” dedim. “O halde sen Lopez Ayçasın!” dedi. (Üniversitedeyken kalçalarımın büyüklüğü ve biçimi ile Jenifer Lopezin kalçarına benzerliği yüzünden bana bu lakabı takmışlardı). Bir anda şok oldum, nereden bilmişti benim Üniversitedeki lakabımı? Şaşkınlıkla yüzüne bakarken, “Beni tanıyamadın değil mi?” dedi…Ses çok tanıdıktı, fakat bü vücut benim kankim, sır ortağım, Cılız Cansu değildi. Utanarak, “Cılız Cansu?” dedim. “Evet, ta kendisi!” dedi. O anda dünyalar benim olmuştu. Cansu’yla Okuldan sonra asla görüşememiştik, o ailesinin yanına Ankaraya dönmüştü. Ben halen şoktaydım, Cansuya, “Ne oldu sana böyle?” dedim. Cansu, “Anlatırım sonra!” diyerek konuşmasına devam etti. Epey bir sohbet ettik. İş için başvurmuştum, fakat en iyi arkadaşımı bulmuştum. Eski günler filan derken, mevzu sonunda işe geldi:- Ayçacığım, emin ol seni bu işe almak isterdim, fakat bu kadro evli bir bayan için makul bir iş değil! Fiziksel anlamda tam sana göre, fakat benlik olarak senin için asla makul değil!- Nasıl yani? Ya sen yazman aramıyormusun?- Hayır yazman değil, idare edici asistanı arıyorum ve bu asistan işinin haricinde diğer çoğu hizmet verebilecek biri olmalı!- Nasıl hizmetler?- Söyletme bana, anladın!- Yani aslında patronuna bir metres mi arıyorsun?- Evet, senden gizleyecek değilim, bu yüzden sen olamazsın!- Peki, ben gene de istediğimi söylersem?- Nasıl yani Ayça?- Evliliğim esasen bitmek üzere, cinselliği ise uzun zamandır yaşamıyorum, hem işe, hemde seksi bir adama ihtiyacım var!- Ama patronun seks istekleri farklıdır…- Nasıl farklılıklar?- Erkan bey hayli azgın bir erkektir ve anal seks ister, seks esnasında argo konuşulmasını sever ve ağza boşalmayı çok sever, fakat ben asla müsaade etmedim, bu güne kadar birkaç defa yüzüme boşalmasına izin verdim sadece!- Sadece bunlar ise sorun değil, kocamdan alışığım bunlara!- Eminmisin?- Kesinilikle!- Peki, sen bilirsin! Aslında tanıdığım birinin olması işime gelir!- Ne vakit iş başı yapabilirim?- Şu an itibarı ile işe alındın, fakat birde patronun seni görmesi ve bir kontrol yapması gerekiyor!- Beni beğenmesi için iyi mi hazırlanayım?- Aslında hususi birşey yapmana gerek yok, onun yanında, manken gibi kendi çevresinde dönmen kafi olacaktır. Kalçalarını gördüğünde, emin ol dibi düşecektir! Kalçalarını daha bariz yayınlayan bir giyim tercih etmen yeterli. Maaşını yarınki mülakat belirleyecek!- Peki anlaştık! Ne vakit görüşeceğim patronla?- Ben ayarlarım, yarın öğleden sonra 14:30 civarında evinden aldırırım, sen hazırlan!Sonra Cansu’nun yanından ayrıldım eve döndüm. Ertesi gün için hazırlık yaptım. Akşam kocam eve geldi, ona iş için kabul edileceğimi, fakat yarın bir mülakat olacağını söyledim. “Hayırlı olsun!” dedi. Sonra yemeği yedik, maç izleyip uykuya geçti öküz. Sabah uyandım kalkıp duşa girdim ve ağda v.s. bir hoş temizlik yaptım, giymeye başladım. Altıma, ön tarafı dantelli siyah bir tanga giydim, aynı çamaşır takımının sütyenini giydim üzerime, dar bir body ve altıma da siyah taytımı giydim, kalçalarımın tüm güzelliği ortada idi. Artık hazırdım. Saat 14:30 civarında Cansu bana vasıta gönderdi, evimden aldırdı ve şirkete geldik. Önce Cansu’nun yanına çıktım. Cansu ilkin beni tepeden tırnağa bir süzdü ve gülümseyerek, “Zilli, bugün net işe girdin!” dedi, sonra kalçama bir tokat attı, “Bunlara iyi bak!” dedi ve beraberce patronun odasına geçtik…Patron Erkan bey bizi kapıda karşıladı. İçeri geçtik, önde Cansu, arkasında ben. Patronun beni arkadan iyice bir süzdüğüne eminim. Cansu bizi tanıştırdı. Erkan bey 35 yaşında, 1.80 boylarında, atletik yapılı, olabildiğince yakışıklı bir adamdı, resmen içim erimişti. Ve konuşmaya başladık. Erkan bey bana, “Cansu kadın sizi çok övdü ve tüm hizmetleri yerine getireceğinizi söyledi!” dedi. Ben de, “Evet, Cansu kadın bana lüzumlu detayları verdi ve işleri kısa zamanda bana devredecek, fakat işbaşı yapmadan ilkin sizin bir mülakatınızın olacağını belirtti!” dedim. “Evet, öyle olacak! Cansu kadın bizi yalnız bırakabilir misiniz?” dedi. Cansu da, “Tabiefendim!” diyerek çıktı odadan. Erkan bey kapıyı kilitleyerek geri döndü…Yanıma geldi, “Evet Ayça hanım, başlangıç maaşın 2.000 lira olacak ve mülakat başarına göre bu maaş konusunu çözeceğiz, hazırmısın?” dedi. “Evet hazırım, fakat söylemek istediğim birşey var…” dedim. “Nedir?” dedi. “Bugün yapacaklarım, karşılıklı olarak, hevesli olarak yaptığımızda daha hoş olacaktır diye düşünüyorum ve sizin bana verebileceğiniz zevklerin kat kat fazlasını size vermekten zevk duyacağım, sizce de uygunsa?” dedim. “Peki!” dedi. Ben yanından kalkıp, karşısında soyunmaya başladım. Önce body’mi çıkarttım ve sonra taytımı çıkartmaya başladım. Arkamı ona doğru dönerek, dizlerimi kırmadan, eğilerek, taytımı çıkartmayı bitirdiğimde, dudaklarını kalçalarımda hissettim ve öylece bir müddet bekledim…Sonra onu ayağa kaldırdım, önünde diz çöküp, kemerini ve fermuarını çözüp pantolonunu aşağı indirip, bokser’i üstünden sikini okşamaya başladım. Bokserini indirip sikini dudaklarımın arasına alıp emmeye başladım. Yarağı gittikçe büyüyordu ve iyice sertleşmişti. Beni yukarıya çekti ve dudaklarıma yapıştı, bir taraftan kalçalarımı okşuyordu. Beni kucağına alıp masanın üstüne koydu ve boynumdan başlayarak, öpücükler kondurarak, ilkin göğüslerime ve en sonunda amıma geldi. Bunun ne kadar hoş birşey bulunduğunu ilk kez yaşıyordum ve muhteşemdi. Kısa müddette orgazm olmuştum bile. Onu yukarıya çekip dudaklarına yapıştım. Sonra üzerimden kaldırıp, yeniden sikini ağzıma alıp emmeye başladım. O ise, kafamdan tutmuş, ileri geri hareket ettiriyordu beni…Yarağını olabildiğince şiddetli emiyor, arada bir ucuna kadar çıkartıp, ağzımın içerisinden çıkartmadan yarağının ucunda dilimle daireler çiziyordum. Muhteşem bir tadı vardı. Kalçalarından kavrayarak sikini alabildiğim kadar ağzımın derinliklerine alarak emmeye devam ettim. Epeyce bir müddet bu şekilde devam ettim. Arada bir ağzımdan çıkartıp, taşaklarını emiyordum. Bir süre sonra Erkan bey, “Geliyorum!” dedi, derhal yeniden ağzıma aldım ve emmeye devam ettim, en sonunda ağzımın içerisinde patlamıştı. Şiddetle boşalıyordu. Her damlasını yuttum…Erkan bey geçip kanepeye oturdu. Oldukça enerji sarf etmişti. O kanepede otururken, ben emekleyerek onun önüne geçtim ve yeniden sikini ağzıma alıp emmeye başladım. Tekrar sertleşmişti. Bana iltifatlar yağdırıyordu. Ben ise zevkle sikini emmeye devam ediyordum. İyice sertleştiğinde ayağa kalktım ve ona arkamı dönüp, aletini elimle amıma yerleştirip, üstüne oturmaya başladım. Bu sırada o da, “Harikasın!” diyor ve götümün deliğini parmaklıyordu. Birkaç kez oturup kalktım ve “Patronum benim götümü sikmek istiyor herhalde?” diyerek yukarıya doğru kalkıp, sikini göt deliğimin ağzına sokup üstüne oturmaya başladım…Köküne kadar almıştım artık götüme ve üstünde inip çıkmaya başladım. Bir süre bu şekilde devam ettikten sonra beni durdurdu ve “Yere in ve domal bakalım!” dedi. “Derhal efendim!” dedim, dört ayak oldum, kalçalarımı sallamaya başladım, “Hadi patronum, sik götümü!” diye inliyordum. Hemen arkama gelip sikini götüme sokmaya başladı. Öyle şiddetle girip çıkıyordu ki anlatamam. Bu sırada ben de amımla oynamaya başlamıştım ve kısa süre yeniden orgazma ulaşmıştım bile. Erkan bey ise arkamda götümü sikerken, kendinden geçmiş bir vaziyette, “Seni orospu seni, işi aldın, hemde 5.000 lira maaşla, fakat seni her gün amından götünden sikeceğim, hem de canım nerde isterse!” diyerek götüme köklüyor ve kalçalarıma tokat atıyordu. Ben ise zevkten uçuyordum, “Sik erkeğim, dağıt amımı götümü, istediğin vakit sik beni!” diye inliyordum, Erkan bey götüme çılgınca pompalıyordu…Birden durdu ve “Biraz daha amının tadına bakalım Ayça hanım!” dedi. “Peki efendim!” dedim ve derhal götümden çıkartıp amıma kökledi. Öylesine sert girmişti ki amıma, anlatamam. Aldığım zevk ise dayanılmaz birşeydi. Kocam o denli vakit beni sikmişti, fakat siki daha büyük bulunmasına rağmen, Erkan bey kadar bana zevk verememişti. Ve patronum birkaç defa git gel yaptıktan sonra içimde şiddetle boşalmaya başladı. İyice boşalana kadar dörtayak pozisyonunda bekledik ve içimden çıktı. Üzerini giydi, bende giyindim ve ilkin kapının kilidini açtı, sonra masasına geçip telefon ile Cansu’yu aradı…Biraz sonra Cansu geldi. Erkan bey Cansu’ya, “Evet, Ayça kadın artık resmen idare edici asistanımız oldu ve maaşı 5.000 lira!” dedi. Cansu şaşırmıştı, “5.000 mi?” dedi. Erkan bey de, “Evet öyle, senin yapmadığın şeyleri istekle yapıyor, bu nedenden dolayı öyle olacak! Hiçbir sorun istemiyorum! Bu kararım hoşuna gitmediyse, istediğin vakit şirketten ayrılabilirsin, veya firma içerisinde istediğin bir mevkiye kendini atayabilirsin!” dedi.Cansu ile ben odadan çıkmak suretiyle kapıya yöneldik. Erkan bey arkamızdan bizlere seslendi, “Hanımlar ufaklığaveda etmeyecekmisiniz?” dedi. Döndüğümüzde sikini çıkarmış ve kaldırmıştı. Önce Cansu sikini birazcık emdi, peşinden de ben emerek boşalttım. Toparlanıp çıkıyorduk ki, Erkan bey Cansu’ya seslendi, “Cansu kadın sizin şirketten ayrılmanızı istemiyorum, bundan sonra bu işi Ayça kadınla ikiniz beraber yapın!” dedi. Cansu, “Ama Erkan bey…” diyecek oldu, Erkan bey de, “Tartışma bitmiştir Cansu hanım, iyi günler!” diyerek mevzuyu kapattı.Cansuyla beraber Erkan beyin odasından çıkarken, kafamdan, bu işin bundan sonra daha da zevkli olacağı kanaatleri geçiyordu…Şimdilik hoşçakalın.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir